İstanbul Atlas Üniversitesi’nde düzenlenen “Beyin Farkındalık Haftası” kapsamında “Uyuyorum Öyleyse Varım” başlıklı bir konferans veren İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Özgür Bilgin Topçuoğlu, insan hayatının üçte birini kapsayan uykunun insan sağlığı açısından önemini vurguladı. Uyku hijyeniyle ilgili tavsiyelerde bulunan Topçuoğlu, “Öğle yemeğinden sonra kafein almayın. Yatma vakti öncesinde sigara içmeyin veya diğer nikotin içeren gıdalar almayın. Yatağa aç girmeyin ancak yatma vaktine yakın saatlerde ağır yemek de yemeyin” tavsiyesinde bulundu. Uyku haplarından kaçınılmasını veya dikkatli kullanılması gerektiğini söyleyen Topçuoğlu, “Endişelenmenize yol açan nedenlerle gün içinde ilgilenin, başucunuzda bir not defteri bulundurun. Aklınıza geleni not edin. Yatak odanızı sessiz, karanlık ve hafif soğuk duruma getirin” diye konuştu.
İstanbul
Atlas Üniversitesi’nde “Bir Beyin Düşünür, Dünya Değişir” sloganıyla kutlanan 10-16
Mart Beyin Farkındalık Haftası düzenlenen etkinliklerle devam ediyor. İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı
Başkanı Prof. Dr. Özgür Bilgin Topçuoğlu, “Uyuyorum Öyleyse Varım” başlıklı konferansta insan
hayatının üçte birini kapsayan uykunun önemini vurguladı.
Uyku biyolojik yapının birçok bileşeni ile ilişkili
Uykunun “kişinin
ses, ışık gibi uyaranlarla uyanabileceği bir biliçsizlik durumu” ya da “farklı
bir bilinçlilik durumu” olarak tanımlanabileceğini belirten Prof. Dr. Özgür Bilgin Topçuoğlu, “Uyku tüm memelilerde enerjinin korunmasını, sinir
sisteminin gelişim ve onarımını sağlayan doğal bir süreçtir. Uyarılmışlığı,
otomatik işlevleri, davranışı, bilişsel işlevleri ve hücre içi mekanizmaları
kontrol eden sinir sistemi başta olmak üzere biyolojik yapının birçok bileşeni
ile ilişkilidir” dedi.
Uyku bozuklukları yaşam kalitesini etkiliyor
Uyku bozukluklarının
bireyi pek çok yönden etkilediğine dikkat çeken Prof.
Dr. Özgür Bilgin Topçuoğlu, “Uyku bozuklukları kişinin akademik ve mesleki
performansının bozulmasına, iş yerinde ve araba kullanırken artmış hata ve kaza
riskine, psikolojik ve sosyal uyum sorunlarına ve yaşam kalitesinde bozulmaya
neden olur” dedi. Aynı
zamanda uyku bozukluklarının ciddi tıbbi, nörolojik ve psikiyatrik sorunların
ortaya çıkışını kolaylaştırabileceği ya da var olan semptomlarını
şiddetlendirebileceği uyarısında bulunan Prof. Dr.
Özgür Bilgin Topçuoğlu, “Uykunun temel bir biyolojik fonksiyon olduğunu
bilmemize rağmen halen neden uyuduğumuzu bilmiyoruz” dedi.
Uykusuzluk alkol etkisi yapıyor
Erişkinlerde kısa süreli insomnianın
(uykusuzluk) yaygınlık oranının yüzde 30-50 olduğunu kaydeden Prof. Dr. Özgür
Bilgin Topçuoğlu, “Kronik insomnianın ise en az yüzde 5-10 sıklıkta görüldüğü
tahmin edilmektedir. Akut/kronik ayrımında 3 ay süre kriteri vardır. Üç ay
boyunca kişi haftada iki ya da daha fazla sayıda uykusuzluk yaşadıysa kişi
artık kronik insomnialıdır. Maalesef kronikleştikçe tedavisi güçleşmektedir.
Bir gecede 5 saatten az uykunun trafik kazalarını 4,5 kat artırdığı yapılan
çalışmalarda bildirilmiştir. Uykululuk ve uykuyla ilgili nedenler trafik
kazalarının yüzde 20’sini oluşturmaktadır. Belli bir saatin altında yani 5
saatin altında uyumuşsa 4,5 kat artırdığını biliyoruz ama 3 saat ve daha az
uyuyan kişiler alkol almış kadar refleksleri zayıflar, mukayese yetenekleri
azalır ve koordinasyonları azalır dolayısıyla nasıl ki alkol alınca direksiyon
başına geçemiyorsak uykusuz olunca da araç kullanılmaması gerekir” diye
konuştu.
Gece 6-7 rüya görüyoruz ama neden
hatırlamıyoruz?
Rüyaların
hatırlanması için bilinç düzeyine çıkması gerektiğini belirten Topçuoğlu, “En
sık hatırladığımız rüya sabaha karşı gördüklerimizdir. Uyku siklusu bir
yetişkinde 60 ila 75 dakikadır. Bir gece uykusu sırasında ortalama 6-7 siklus
uykusu uyuruz. Her siklusta da bir REM olduğunu düşünürsek herkes aslında 6 ya
da 7 rüya görür. Peki neden rüyalarımızı hatırlamıyoruz? Rüya hatırlamayanlar
güzel uyudukları için hatırlamazlar. Hatırladıklarımız da genellikle bizi
etkileyen rüyalardır. Rüya korteksle ilgili yani beynimizin bilinç oluşturan
bölgesiyle ilgili bir işlev değildir yani subkortikal merkezlerden kaynaklanan
bir duygu durumu, bilinç hali gibi tarif edebiliriz. O nedenle mantık aramayız.
Rüyalar mantık silsilesi aramadığı için ve bilinç düzeyine çıkmadığı için her
şeyin mümkün olduğu alanlar. Rüyaların hatırlanabilmesi için bilinç düzeyine
çıkması lazım yani bir uyanıklık olması lazım” dedi.
İyi uyku hijyeni önemli
Uykulu
hissetmeden yatağa girilmemesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Özgür Bilgin Topçuoğlu, “Eğer 30 dakika sonra halen uykuya
dalamadıysanız yataktan çıkın. Her gece yatağa gitmeden önce rahatlamanızı
sağlayacak meşguliyetlere başlayın. Her sabah aynı saatte kalkın. Düzenli
olarak tüm gece uykusuna sahip olmaya çalışın. Eğer yapabilirseniz şekerleme
yapmaktan kaçının. Düzenli bir programı takip edin. Öğle yemeğinden sonra
kafein almayın. Yatma vaktinden 6 saat öncesinde alkollü içeceklerden kaçının.
Yatma vakti öncesinde sigara içmeyin veya diğer nikotin içeren gıdalar almayın.
Yatağa aç girmeyin ancak yatma vaktine yakın saatlerde ağır yemek de yemeyin”
tavsiyesinde bulundu.
Uyku haplarından kaçının
Yatma
vaktinden önce 4 saat içerisinde ağır egzersizden kaçınılması gerektiğini kaydeden
Topçuoğlu, “Uyku haplarından kaçının veya dikkatli kullanın. Endişelenmenize
yol çan nedenlerle gün içinde ilgilenin. Başucunuzda not alabileceğiniz bir not
defteriniz olsun. Yatak odanızı sessiz, karanlık ve hafif soğuk duruma getirin”
diye konuştu.
İstanbul
Atlas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ersoy Kocabıçak, konferansın ardından Prof. Dr. Özgür Bilgin Topçuoğlu’na teşekkür belgesi takdim etti.